《[Turkish] Kahraman Dünyâsın Da Ki Dede》Şaka
Advertisement
Daha önce okumak için; https://tengriata.wordpress.com
--------------------------------------------------------------------------
Ne bu ciddiyet.
- Joker
------------------------------------------------------------------------------------
HİDE
Mahşerden sonra dünya sâkinleşmişti. Binalar yeniden inşa edilmiş, hayatlar düzeltilmişti. Barış gelmişti.
'Barış sâdece geçici bir çözümdür.' diye düşündü Hide, havada süzülürken bir depoya bakıyordu.
Uzun hayâtın da pek çok şeye şâhit olmuştu. Ama bu dünyâ da pek çok yeni ve ilginç şey vardı.
Fakat yeni veya ilginç olan her şey iyi değildi.
Kahramanlar , yetersizlikleri nedeniyle mâsumları koruyamazken, Kötüler dünyâ'ya zarar veriyordu.
Kendini kapattıktan sonra bile insanlar sefil hayatlarında yapacak başka bir şey yokmuş gibi çalmaya, tecâvüze ve cinâyete devam ediyorlardı. Basit insanlarla kalmıyordu bu. Pek çok tuhaf ve hatta saçma güçlere sâhip piçler dünyâ'yı yok etmek istercesine zarar veriyorlardı.
Burada Kahramanlar devreye giriyor.
Ve hayal kırıklığı devam ediyor.
İlk başta, dünyâ'yı ve içindekileri korumak için kötülerle mücâdele eden birileri olmasından memnundu. Fakat bu sözde kahramanların gerçek yüzünü gördüğünde...
Yüzeysel olarak bakınca bu kahramanlar gerçekten iyiydi. Ama biraz düşününce dolaylı da olsa kötülüğün kaynağı oldukları ve bu işi boş zamanlarında vakit geçirmek için yaptıkları bir oyun olarak görükleri anlaşılıyordu.
Kötü biri, dünyâ'ya zarar verdiğinde bir kahraman onu bitirmek yerine bir yere tıkıyordu ki sonra tekrar çıkıp zarar verebilsin.
Kahramanlar, ahlaklarını koruyarak ve öldürmeyerek gerçekten iyi olduklarını düşünüyor olsalar da, gerçekten yaptıkları tek şey daha fazla zarar vermekti. Sâdece kötüleri kurtarmakla kalmıyorlar onların suç ortağı da oluyorlardı.
Adâlet Birliği gerekli kanı dökmezse, bunu kendisi yapmak zorundaydı.
Yine de, Tanrısal güçleriyle bile her şeyi kendi yapamazdı. Bu yüzden eski dünyâ'yı düzeltmesinde yardımcı olan takımı yeniden kuracaktı.
Aile.
Ama onlara bir kanıt sunmalıydı.
Bu gece, Joker ölecekti.
Havadaki konumundan deponun kapsında Joker'in dört adamını görebiliyordu. Hepsi saldırı tüfekleriyle silahlanmıştı. Acemîlerdi. Gergince etrâfa bakmalarından anlaşılıyordu. Muhtemelen Jokerin bir süreliğine tuttuğu haydutlardılar.
Hepsini öldürmesi yarım sâniye sürdü.
Çıplak gözle görülemeyecek kadar ince ve hızlı bir şimşek beyinlerini kızartmaya yetti. Cesetlerin arasından yavaşça kapıya kadar yürüdü, ses çıkarmadan açtı ve girdi.
Advertisement
Fark ettiği ilk şey Deponun rahatsız edici derecede renkli olduğuydu. Aşırı parlak renkler rastgele şekilde duvarlara, tavana ve zemine saçılmıştı. Her yer de sevimli oyuncak hayvanlar ve bebekler vardı, onlarda aynı şekilde boyanmıştı.
Oyuncakların mâsumiyeti, yanlarındaki çeşitli silahlar ve bombalarla uyuşmuyordu.
Deponun etrafına bakarken, bir kapının önünde saçma şeyler giymiş bir kaç adam gördü. Biri oyuncak ayı gibiyken, bir başkası ucuz Yarasa Adam giysisindeydi.
"HıhıhıHahahaha !!!!" İğrenç bir kahkaha duyuldu.
Adamlar gerildi. Hatta biri sessizce dua etmeye başladı.
Kapı tekmelenerek açıldı.
Rahatsız edici derecede açık yeşile boyanmış saçlar.
Etrâfı siyaha boyanmış yeşil gözler.
Beyaz boyalı, dudaklarının kenarlarından yanaklarına kadar iğrenç bir gülümsemeye benzer yara izleri.
Şeytanın yüzü.
"EĞLENCE BAŞLASIN !! HAHAHAHAH !!!" Haykırdı şeytan
Hide, hiç vakit kaybetmeden bir kunâyi yarasalı adama fırlattı. Adam acıyla inleyip boğazına uzandı. Son bir küfür savurup yere düştü.
Joker cesede baktı.
Gülmeye devam etti.
O sırada diğer adamlar silahlarını çevreye doğrulttu. Küfürler ve dualar mırıldanıyorlardı.
Hide, hızla Jokerin önüne geldi.
Bir an bakıştılar.
"Bu kim? Tasarıda yeni bir oyuncu mu? Ve maske bile takmıyor" diye güldü. Kulakları tırmalayan, hiçbir şekilde hoş gelmeyen bir sesi vardı.
'İğrenç.' Daha önce hiç kimseden bu kadar olumsuzluk hissetmemişti. 'Kötülüğün vücut bulmuş hâli.'
Bir insanın derinlerindeki en kötü şey.
Deliliğin ve Kötülüğün en iyi örneği.
Yine de gücü yok. Pek çok büyük kötünün ve kahramanın aksine Jokeri tehlikeli kılan öngörülmezliği ve acımasızlığı. Sâdece bir kaç hamle yapıyor ve sonra kayboluyor, arkasında bir kargaşa bırakıyor. Önceden düşünüp karar vermiyordu. Sâdece yapıyordu. Ortaya çıktığı gibi tüm dengeler değişiyordu. Kimse ne yapacağına bilmediğinden yenilmiyordu.
Fakat onu durdurmanın bir yolu vardı.
Ölüm.
Bu gece kimsenin yapamadığını yapacaktı.
Bu gece Joker'i öldürecekti.
"Peki hadi sana bir hoş geldin hediyesi verelim." dedi Joker, mor çekrekine ulaştı ve uzun namlulu bir tabanca çekti. "Beğendin mi ?" Ateşler.
Hide, basitçe mermiyi iki parmağıyla tuttu. Ardından adamlardan birine fırlattı. Alnından girip çıktı. Rüzgar Çakrasının yardımıyla mermiyi diğer adamlarında kafasından geçirir. Hepsi ne olduğunu dâhi anlayamadan öldü.
Advertisement
Joker sırıtmaya devâm etti."Amma fingirdeksin haa." diye güldü. "Bende yarasayı en eğlencelisi sanırdım."
Sonra silah kasalarından birine koşmaya başlar. Hide, sâkince onu izledi. Zâten onu öldürmesi nefes almak kadar kolaydı. Niye gereksiz kasıntıya girsin ki ?
Sonra, bir ıslık sesi duydu. Jokere baktı. Elinde bir bazukayla ona nişan alıyordu.
Sıkkınca gelen bombayı havada durdurdu ve patlattı. Bomba ona zarar vermese de depo için aynısı söylenemezdi.
Jokerin pes etmeye niyeti yoktu. Sanki yeni bir oyuncak bulmuş bir çocuk gibi gülüyordu. Bir kasadan makineli bir tüfek çıkardı ve saydırmaya başladı.
Hide kurşunları havada durdurdu, silahın mermisi bitene kadara bekledi sonra ters çevirdi ve Jokere fırlattı.
"HHAHAHAHAHA !!!!"
Bedenine giren onca kurşunun acısına rağmen yaşaması bir yana gülmeye devâm etti.
Hide'ye baktı. "Güzel şaka."
"Umarım ölümün hayâtından daha değerli olur." Hide ilk kez konuştu.
Mor alevler ve İblis tekrar belirdi. Büyük dilini çıkarıp Jokeri sardı ve yavaşça çekti. Tüm bu olanlar karşısında çatlarcasına gülüyordu.
"HAHHAHAHHAHAHHAHAHHAHA !!!!!"
İblis yuttuğunda kahkaha kesildi.
YARASA ADAM
Yarasa, depodaki duvarlardan birine kazınmış olan garip damgaya baktı. 'Bir çiçek mi ? Bir timsal ya da ileti olabilir. Barbara'ya göndereceğim.' diye düşündü, maskesindeki gizli alıcıyla(kamera) büyük çiçek timsâlinin fotoğraflarını çekti.
Arkasın da kolluğun(polis) konuşmalarını ve işlemlerini duyabiliyordu. Bir bakışta deponun Jokere âit olduğunu anlamıştı. Sâdece o saçma renkli bir depoya silah ve oyuncak yığardı.
'Başka birinin de bunu bildiği âşikar.'
Cesetler, eskiden ufak suçlara bulaşmış bir kaç serserinindi. Bu pek şaşırtıcı değildi çünkü Joker genelde emrindekileri öldürmek gibi bir alışkanlığa sâhipdi. Fakat içerideki cesetler tam alınlarının ortasından mükemmel isâbetlilikle vurulmuştu. Joker iyi bir nişancıydı ama bu kadar değil.
Belki Ölüm Vuruşu ya da Kızıl Baş.
Fakat çatıda beyinleri kulaklarından akan adamlar aynı fikirde değildi.
Kesin olan tek şey Jokerin yapmadığıydı. En azından her şeyi.
'Peki kim ?'
Jokere saldıracak kadara cesur pek kişi yoktu.
Çok güçlü biri ya da birileri.
"Ne düşünüyorsun ?" Komiser Gordın konuştu.
"Yeni biri ortaya çıktı. Tehlikeli biri." dedi her zamanki soğukluğuyla.
Komiser bir eliyle alnını tuttu. "Onu anladık. Peki ne yapacağız ?"
"Her zamanki şey. Ben çözeceğim siz izleyeceksiniz."
Ona söven adamı görmezden gelerek arkasını döndü ve aracına bindi.
Çalıştırdı. Mağarasına giderken çektiği resimleri dizgeye yükledi ve Barbara'ya gönderdi.
Giderken bu yeni kişi ya da kişileri düşündü.
'Bilmemek rahatsız edici.'
Fakat bu ilk değildi. Sayısız kez Jokerle savaşması bir yana üst insanlar, uzaylılar ve canavarlarla mücâdele etmiş hepsinden de gâlip çıkmıştı.
Düşman ne kadar güçlü olursa olsun pes etmeyecekti.
Her zamanki gibi şehrini koruyacaktı.
--------------------------------------------------------------------------
Daha önce okumak için; https://tengriata.wordpress.com
Advertisement
- In Serial86 Chapters
Sylph Resurgence
Our protagonist Kai has his mother taken away from him at a young age, an act apparently committed by demons. Now, 7 years on, Kai embarks on a new adventure as he begins the new school year at the esteemed Zion Academy in the kingdom of Nirvania, where adventures await him in a world embroiled in tensions which is full of surprises and mysteries at the same time. A month has passed since Night Wing's incursion on the capital of Nirvania, Nirvana. However, that isn't the end of Nirvania's problems, with war against its warmongering neighbour, Miran looking ever more likely than before. To make matters worse, tensions have been stoked between the Sylph Kingdom and Nirvania by the Chaos Legion, the true enemies hiding in the darkness, opening the possibility to a war on 2 fronts. Kai may only be a 2nd Year student at Zion Academy, but the raging storms of this chaotic era spare no one, especially given his close ties to Adeline, the Sylph Princess. Can Kai circumvent the tides of chaos and live to see the end of what is likely to be a 3rd Holy War? Will Nirvania stand strong against its foes, or crumble and be washed away by the sands of time? 2 years had passed since the conclusion of the 3rd Holy War, which was achieved by the combined efforts of the Nirvanian Army, the 10 Saints and Kai's team, which have been affectionately known thereafter as the Rising 8; a group of rapidly rising youths revered as national heroes for their contributions in putting an end to the 3rd Holy War. Moreover, relations between all 4 Kingdoms on the Central Continent, namely Nirvania, Miran, Cameron and the Sylph Kingdom, have reached unprecedented heights, ushering an age of peace. However, danger lies ever closer, with the Chaos Legion staying low over the past 2 years, awaiting the perfect opportunity to rear its ugly head. Even though Kai had trained hard over the past 2 years to master both his demonic and Sylph ancestry, when the battle has evolved from between mortals to that of the seemingly immortal Chaos Generals, can Kai and his fellow Nirvanians rise above the odds with their allies and vanquish the chaos?
8 151 - In Serial9 Chapters
Demon Of War
Aaron, dejará su nombre grabado, mientras viajas a los miles de mundos.
8 147 - In Serial103 Chapters
Shatter
'There are only two kinds of people in this world. A selfless idiot or a selfish fool.' - Unknown Zachariel, an ignorant young boy whose childhood has been full of both happiness and pretenses. Conflicted about what should he become, and what should be done, join him as he ventures out into the world of Pandragea, searching for the answer to his questions, the truth of his identity, and the mysterious artifact within his body. His adventure, filled with twists and turns as he gets plunged into a revolution against an empire, an uprising against an old legacy, a war against the divine demon beasts, and the revelation of the truth behind the mystery within him. As time marches on and running out, will he be able to find the answer to his questions, or will his enemies impede him from doing so?
8 218 - In Serial38 Chapters
Why did you do it? An Ash Betrayal
This is an Ash Betrayal I DO NOT KNOW POKEMON
8 72 - In Serial9 Chapters
• AQUATIC•
Leaving Forks after the fiasco with Bella the Cullen family head to stay at their cousins, the Denali coven in Alaska. Stumbling upon a secret lake Emmett is drawn in by a singing voice, learning the truth about mermaids. Please note that this is an Emmett/Oc/Rosalie fic. I own nothing but the mermaids and their storyline, everything else belongs to Stephanie Meyers.
8 144 - In Serial24 Chapters
Broken (Jughead x reader)
A story about Archie's twin sister falling in love Jughead. Although she's no normal girl, she has anxiety and often shuts down and doesn't understand the world around her. Warnings: Swearing, anxiety attacks, fluff, mentions of deathHighest Ranking: #23 in #jugheadjones
8 222